ERKEN HABER - Depremde yaralananlarda ezilme (crush) sendromu nedeniyle böbrek yetmezliği görüldüğünü söyleyen Türk Böbrek Vakfı Başkanı Timur Erk, “1600 hastanın 1200’ünde akut böbrek yetmezliği gelişmiş” dedi. Prof. Dr. Mehmet Şükrü Sever ise bu hastaların 3 hafta diyalize girmesi gerektiğini kaydetti.

SGK'nin SUT ödemeleri yükseltildi SGK'nin SUT ödemeleri yükseltildi

Deprem felaketinde yaralanan vatandaşlardan pek çoğu crush (ezilme) sendromu nedeniyle akut böbrek yetmezliğine girerek geçici diyaliz tedavisi görmek zorunda kaldı. Bölgede normalde 8 bin civarında diyaliz hastasının yaşadığını söyleyen Türk Böbrek Vakfı (TBV) Başkanı Timur Erk, bunların 7 bininin halen kendi merkezlerinde tedavilerine devam edebildiklerini kaydederek, şunları aktardı: “Ancak bin civarı hastamız çevre illere nakledildi.

Örneğin Diyarbakır’da 778 diyalize giren hasta varken, bu sayı deprem sonrasında bin 250’ye; Adana’da bin 700 hasta varken 2 bine çıktı. Civarda daha müsait olan yerlere kaydırma oldu. Burada en önemli konu, hep dedik ya artık herkes öğrendi, crush sendromlu hastaların durumu. Şimdiye dek bin 600 civarında ezilme sendromu yaşamış hastamız bildirildi. Bu bin 600 hastanın da bin 200’ünde akut böbrek yetmezliği gelişmiş” dedi.

TBV Yönetim Kurulu Üyesi ve afet tıbbında dünyanın sayılı isimlerinden olan Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Şükrü Sever ise crush sendromu nedeniyle akut böbrek yetmezliği gelişen hastaların hangi oranda kronik böbrek yetmezliğine evrildiğini henüz bilemediklerini belirtti.

Sever, “Ancak diğer nedenlere bağlı akut böbrek yetersizliğinden sonra bir kısım hastada bu problem gelişebiliyor. O nedenle muhtemelen (yaralıların) önemli bir bölümünde bu problemin ortaya çıkabileceğini düşünüyoruz” dedi. Marmara depremi deneyimlerinin, çocukların crush sendromundan nispeten daha iyi korunduğunu gösterdiğini vurgulayan Sever, şu bilgileri verdi: “Bunun da muhtemel nedenleri arasında, yaşam üçgeni adını verdiğimiz küçük aralıklarda, çocukların daha az travmaya maruz kalabilmiş olmaları. Çünkü çocukların vücut yüzey alanları daha küçük, daha küçük alanlara sığabiliyorlar. Yetişkinlerin bu yönden daha riskli olduğunu söyleyebiliriz.”